13.05.2023 tarihinde Instagram’ da yayınlanmıştır.

Sene 1999. İstanbuldayım. Üniversite için gelmiştim 1997de. Sonrasında çok ta kalamadım zaten İstanbul’da. Gene böyle bir seçim zamanı. İlk oyumu kullanacağım daha. Sandığa gittik arkadaşlarla. Bizi böyle başörtülü gören bir bayan bize bağırmaya başladı. “ Duymuyor musunuz beyaz güvercinin kanat seslerini? Hala ne diye geldiniz?” dedi. Zaten bizi gören bir kesimin bize bağırmayı, bizi istememeyi, bizi küçümseyip ötekileştirmeyi kendine hak gördüğü zamanlar. Kazandığım istanbul tıp fakültesinden bin bir şiddetle uzaklaştırıldığım ve ne yapacağımı bilemediğim zamanlar. Askeriyenin içindeki köpekle kendimi kıyasladığım zamanlar. Bana yasak yerler onlara serbestti.
O sözler, o üstten bakış, o küçümseyiş içimden çıkmaz hala. Her seçim zamanı anarım kendisini.
Gene böyle yaşlı bir hastam vardı. Allah rahmet eylesin. Her geldiğinde bana Karaoğlan’dan bahsederdi hayranlıkla. Dinlerdim saygıyla. Ben o Karaoğlan’dan neler çektim biliyor musun demezdim. Yaşına ve düşüncesine olan bağlılığına saygı duyardım.
Her insanın düşünmesi, düşüncesini ifade etmesi, bunu yaparken de diğerlerine saygı duyması gerektiği insanın en doğal haklarından deriz hep ama kimse buna dikkat etmez. Hep bir dayatmaya çalışırız düşüncemizi. Hep sen anlamazsın ben biliyorum yaparız karşımızdakine. Hep bir küçümseriz başka düşünceleri ve üstten büyüklenmeci tavırlarla bakarız karşımızdakine. Ben bunun bedellerini ödemiş, bu sebeple elinden yılları, emekleri çalınmış bir insanım.
Yapmayalım artık. En az bizim kadar başkaları da düşünebilir, sorgulayabilir, anlayabilir ama buna rağmen farklı tercihler yapabilir ki bu onun en doğal hakkı.
Yıllarca Almanya’da yaşadım ne seçimlerin geldiğinden haberim oldu ne kimin kazandığından. Biz zaten seçim sürecini yeterince kirli geçiriyoruz. En azından bunu yakınlarımızla yaşamayalım. Birbirimize dayatmayalım, aramızı açacak konuşmalar yapmayalım. Bu toplumu kutuplaştırmak isteyenlere fırsat vermeyelim. Kardeşlik tohumları ekmeye başlayalım ki en azından çocuklarımız bunun taze filizleriyle yeni huzurlu günlere uyansınlar. Gelin bu seçim siyasi kimlikler üzerinden var etmeyelim kendimizi. İnsanlığımızı ve kardeşliğimizi öne çıkaralım…
Sevelim sevilelim…