07.08.2023 tarihinde Instagram’ da yayınlanmıştır.
Geçen senelerde Ihlara vadisine gitmiştik. Çocuklarla zor olsa da benim en sevdiğim tatil bol yürüyüşlü, doğanın içindeki geziler. Fatımamın mizacı meraklı ve heyecanlı. Gezi boyunca o çok eğlense de ona “yavaş, sakin, bizi bekle” diye diye, onu ve diğerlerini takip ederken çok yorulduk.
Kayalık bir yerde merakla yukarıya çıkmak istedi ve biz daha ona bir şey demeden koşturmaya başladı. Hepimiz çığlık çığlığa korkudan ne yapacağımızı şaşırmışken, o son anda bir ağaç dalına tutunarak aşağıya yuvarlanmaktan kurtuldu. Filmlerde olsa abartmışlar, o çocuk nasıl tutunsun o dala diyeceğimiz bir mucize gibiydi. Ben uzunca bir süre korkudan kendime gelemedim.
5 çocuğumun beşi de dünyaya gözlerini açtıklarından itibaren mizaçlarını belli ettiler. Bazı mizaçlar çocukken anne baba için biraz zorlayıcı oluyor. Heyecanlı, meraklıysa bir çocuk, Allah anne babanın yardımcısı olsun. Dengeyi tutturmak çok zor çocuklarla. Bazen biriyle gülerken, diğeriyle ağlayıp, ötekiyle konuşup, bir diğeriyle koşturmam gerekebiliyor. Haydi onlarda dengeyi tuttursam, bu sefer benim ayarlar karışıyor. “Ben şimdi ne yapıyordum, bir saniye” diyerek kendimi toparlamaya çalışıyorum.
Ama bugün kahvaltıda bir aileyi gözlemledim. İki çocuklu bir aile. Çocuklar geldi, masaya oturdu. Annelerinin, onlar adına seçtikleri önlerine hazır konan kahvaltıyı, anneleri bölüp parçalayıp çatalla yedirsin diye beklediler. Mideleri bulandı, kafalarını çevirdiler derken öyle kayıtsız ve teslim olmuş ifadeleri vardı ki çok üzüldüm.
Kendileri seçemediler ve kendileri yiyecek yaştayken ellerini bile uzatmadan beklediler.
Zaten toplum olarak onca yükle başlıyoruz hayata. Ömrümüz boyunca da onlarca yükümüz oluyor. Bir de kendini tanıma, kendini olduğu gibi kabul ettirme gibi bu hayatın en önemli ihtiyaçlarını çok ileri yaşlara ertelemek zorunda bırakmayalım çocukları. Bırakın bulsunlar kendilerini. Kabul edelim mizaçlarını ve ona göre fırsatlar verelim. İyi annelik onlar adına her kararı almak ve dayatmak değil. Bırakın kendi işlerini kendileri görebilsinler. Pes etmiş bir şekilde başlamasınlar hayata. Yol uzun, onlar yorgun, zaman kısa nasıl yapacak bu çocuklar, etmeyin…