29.08.2023 tarihinde Instagram’ da yayınlanmıştır.
Şimdi bu rüzgarın hışırtısı, arkadaki Neşet babanın sesi, mum alevinin kızıl dansı, koltuğa düşen gölgelerin kıpırtısı beni benden alıp bilmediğim bir yerlere götürürken, benim de elime kalemi almamam imkansız oluyor. Beni bu kadar yazmaya zorlayan ne bilmiyorum. Her bir şeyler karaladıktan sonra diyorum ki bir daha asla yazmayacağım, ne yapıyorum ki ben böyle. Sonra bir yerden bir melodi geliyor kulağıma, güneş bir aralıktan sızıveriyor yüzüme, hafif bir rüzgar esiyor, gölgeler kıpırdanmaya başlıyor, kuşların kanat sesleri geliyor, bir canın hikayesi çalınıyor kulağıma ve benim zihnimde atlar koşturmaya başlıyor birden, ordan oraya. Sanki bir şelale gürüldüyor. Ben ve kelimelerim kapılıp gidiyoruz birden onun akışına. Sanki yazmasam o zihnimdeki telaş beni esir alacak gibi. Kalemi elime almamla güneş sakince veda etmeye başlıyor, onlarca karışık fikir uçuşmayı bırakıp hizalanıyor gibi. Ama sadece karalamakla da bitmiyorki iş. İnsan sesine ses arıyor. O içinden kopan çığlığın bir yerelere çarpıp yankı yapmasına da ihtiyacı oluyor. Bir gönüle ulaşmak, orda küçücük de olsa bir yer edinmek istiyor.
Sonra bir utanma hali, arkana bile bakmadan kaçma isteği, tasını, tarağını toplayıp gözlerden uzak bir mağaraya sığınma ihtiyacı. Ama insan kaçamıyor işte. Ne kendinden ne sevdiklerinden uzağa gidemiyor. Boynunu büküp geri dönüyor. Sonrası bir çatışma hali.
Ama boşuna dememiş Sait Faik “yazmasam deli olacaktım.” Yazmanın bir şifası var. Gönlü ve zihni sürekli konuşan insanların bunları bir hizaya sokma şekli yazmak. Kalpten kalbe giden yolun farklı bir inşası yazmak. Yaşananı gören, sorgulayan, anlamaya çalışan kalbin ve zihnin yaşadığı o anlam arayışının satırlara dönüşmüş hali. Aynı doğa gibi, doğada her şeyin sürekli dönüştüğü gibi; tecrübelerin, algının kelimelere dönüşme şekli. Kelime olup gönüllere ulaşma hali. Bir halden hale geçme durumu, yazmak. Değişim, dönüşüm ve bu dönüşüme eşlik edenlere ulaşmak, yazmak.
Ah bir de okumak var işte.
Onlarca gönüle, zihne misafir olmak var.
Zamanın ve mekanın ötesinde bir misafirliğe, doyumsuz bir yolculuğa düşmek var…
Tüm yolculara selam ile…
