09.02.2024 tarihinde Instagram’ da yayınlanmıştır.
Işığın gölgesi beni benden alır hep. Nerde görsem kaybolurum içinde. Alır götürür beni ışığın gölgesiyle dans ettiğim özgür çocukluğuma. Bakmayın öyle özgür dediğime. Ben kimseyi düşünmeden her dansa başladığımda o garip bakışlar gelirdi karabasan gibi üzerime. “Gene ne yapıyor, normal mi bu?” diyen o bakışlar. Oysa ben hep severdim rüzgarla ve güneşle dans etmeyi. Bu dans, zamanla o gözleri kendimden uzak tutmak için uyumlanmak zorunda kaldığımdan bedenimin değil de ruhumun dansına dönüştü ama olsun içimdeki o çocuk hala çok heyecanlanıyor gölgelerle sessizce dans ederken.Şimdi bu gölgeye bakıp o küçük çocuğu düşününce farkında olmadan gülümsüyorum ve diyorum ki ona “sen nasıl da güzel heyecanlanıyorsun öyle, tadını çıkar, durma dans et.”
Dün akşam arabanın arka koltuğunda uzanarak yolculuk ettim. Ve her zaman gittiğim yollara farklı bir bakış açısından baktım. Karşıya doğru değil de göğe doğruydu bakışlarım. Bu bana kızlar küçükken pasaport için emniyete gittiğimiz günü hatırlattı. Nasıl da huysuzlanmışlardı o gün. Ben de onların ağlamalarına anlam veremeyip yere bir çömelip “neler oluyor?” demiştim ve daha bunu derken anlamıştım ki o seviyeden, aşağıdan oda korkunç görünüyor.Bankolar ve arkasından gelen sesler onları tedirgin ediyordu. Kucağıma aldım ve gösterdim onlara odayı.Rahatlayıp oturmuşlardı sonrasında. Bu anıyı düşünürken Hasan Aycın’ın hikayesini de hatırladım. Nasıl da etkilenmiştim hayatını anlattığı videosundan. Çocukken geçirdiği rahatsızlıktan dolayı uzunca bir süre yürüyememiş. Ve o dönemki oturduğu yerden izlemeye mahkum olduğu hayat ve o bakış açısı bugünki çizimlerinin kaynağı olmuş. Hayranlıkla bakarım karikatürlerine. Öyle ince bir ruh ve yaratıcılık var ki onlarda. Frido Kahlo’nun hikayesi de öyle. Geçirdiği kaza sonucu yattığı dönemde annesinin tavana yapıştırdığı aynalarla yapıyor portrelerini. Frido alçısı dahil her yere resimler yapmış.
Bazen sadece bakış açımızı değiştirmek gerekiyor anlamak için. Bazen de değiştiremeyip mecbur bırakıldığın o bakış açısının sana ne kattığını bulman gerekiyor. Her halükarda o içindeki yaşama neşesini görmen, duyman ve ona eşlik etmen gerekiyor. Etrafındaki gürültünün sesini kısabilenlere selam ile