11.10.2023 tarihinde Instagram’ da yayınlanmıştır.
Her akşam bir kabul saatim var ve kuzularımla günün kritiğini yapıyoruz. Bütün gün yüklendiklerini atmaları gerekiyor ama bu sefer benim gönlüm daralıyor ve bir çaresizlik çöküyor üstüme. Değişik bir iletişim dilimiz var toplum olarak. Normal zamanda gördüğünde hiç beklemediğin kişiler çocuklarla baş başa kalınca bir dikte etme, korkutma, ayar verme, küçümseme, azarlama modundalar. Eskiden kafamıza bir şaplak vurup, yarı küfürlü bir laf atıp, ayaküstü iki matematik sorusuyla sınava sokan amcalar artık olmasa da hala bir üst perdeden burun kıvırarak, gözlerine bakmadan konuşuyorlar. Bu bizim her akşam konuştuğumuz sıradan!? bir konu maalesef.Testiyi kırmadan cezayı kesmişler de bedel ödetmeleri gerekiyor gibi.Ayağa kaldırıp oturtturmamalar, sizden bir şey olmaz demeler, konuşmak istediklerinde susturmalar, cevap vermeyip değişik bakmalar. Liste kabarık. Ağaç yaşken eğilir deyip iyice bir büküyorlar ki şekil alsınlar. Ama yaş ağaç kırılır bilmezler mi ki? Zayıftır, suyunu, güneşini vermezsen çabuk kurur, dayanıksızdır. Sadece bir gülümseme, güzel söz ve kabule ihtiyaçları var onların. Hiç biri dünyaya zarar vermeye gelmediler, hayatlarını da siz korkutmazsanız mahvedecek değiller.Bir durun, bir sakin olun, bir bakın, görün, sevin, kabül edin bu canları. Sevmiyorsanız da nefret etmeyin. Ediyorsanız da bu işi yapmayın. Size de yazık çocuklara da.
Ortaokuldayım ve sınıf birincisiyim. Sakin ve uslu da bir çocuğum. Ama sıranın önündeki demirlere şaşırıp ayağımı uzatmışım. Kollarım da bağlı aslında. Tarih öğretmenim arkadan gelip kafama bir vurdu, kafam sıraya çarptı. Ne yaptığımı, suçumun ne olduğunu bile anlamadım. O günden sonra tarih dersi hep yüktü gönlüme ve hiç sevemedim, hep korktum. Benim korkulu rüyam matematik değil tarih dersiydi.
Bu kadar kötü değil yaşadıkları ama gene de kızlara boşverin diyemiyorum, boşverip bu iletişimi kanıksamalarını istemiyorum. İdare edin diyemiyorum, idare ettikleri ilişkiler kurmasınlar. Aman sende diyenlerden olmasınlar, önemsesinler istiyorum. İletişim dilimizi koruyalım ve daha da güzelleştirelim istiyorum. Ama ne kadar dayanır güzel kalpleri bilmiyorum.
Gençliğimdeki gibi haykırmak istiyorum göğe; ” direniş var, yılgınlık yok!!”