11.01.2023 tarihinde Instagram’ da yayınlanmıştır.
İki haftadır üst üste şiddet gören kadınlar geliyor muayeneye. Gözlerindeki yardım çığlıkları silinmiyor zihnimden. Ama doğru yönlendirmelerden başka ne yapabilirim bilmiyorum. Geçen hafta gelen kadın Suriyeliydi. Kadın, mülteci ve anne. Üç küçük çocuğu duymasın diye onları dışarıda bekletip anlattı. Çocuklar akşam yaşananlardan sabah ağlayarak uyanmışlar. Omuzlarından tutup duvara çarparak dövmüş. Kadın anlatamıyor yutkunmaktan. Ağlayamıyor. Sesinin duyulmasından bile korkuyor. Sadece korkarak ve yutkunarak, sesi içine kaçarak gözlerimizin içine bakıyor, acıyan yerlerini göstermeye çalışıyordu. Adamdan öyle korkmuş ki polisi kabul etmiyor. Adam çocukların kimliklerini almış, onları bırak sen git diyormuş. Kadın çocuklarından vazgeçemiyor. O yutkundu, onun çıkaramadığı sesler benim boğazıma dizildi. Bakışlarında soluksuz kaldım.
Dün de gene bir hastam bir ağlayarak, bir kahkaha atarak “aldatmıyor, içkisi yok, evine getiriyor kazandıklarını ama neye kızdığını anlamıyoruz. Evi yıkıyor birden sebepsizce. Babası da böyleydi. O da oldu. Çocuklarım da olmasın böyle” diye yardım istedikçe yüreğim parçalandı. Yıllardır tanıdığım aklı başında, çocuklarına sahip çıkmak için çırpınan bir hastam. Bu durumlar için neler yapabilirim fikriyle zihnim sürekli meşgulken sabah eski nişanlısının öldürdüğü avukat haberi beni param parça etti. Bütün prosedüre hakim ve defalarca şikayet edeni bile koruyamayan düzen benim hastalarımı nasıl koruyacak. Onun yapamadığını benim hastalarım nasıl yapacak? Ben ne yapacağım? Duya duya, göre göre elim tutarken, gücüm yeterken nasıl tepkisiz kalacağım. Ama anlatıp yalvarıyorlar polis çağırma diye.
Anlatıp bir nebze nefes almalarıyla yetinmek benim yüreğime çok ağır bir yük. Uzun zamandır aynı bölgede aile hekimliği yapmak bana hastalarımı yakından tanıma ve hikayelerine değişimlerine yakından tanıklık yapma fırsatı veriyor. Ve böyle çaresiz kaldığım konularda istifa edip kabuğuma çekilme duygusu çok zorluyor beni.
Şimdi ben de bu çaresizlik zincirine okuyanları da dahil ederek yükümü paylaşıyorum ve içimizden biri elini taşın altına kor da gücü yeter mi bir şeyleri değiştirmeye bilmiyorum ama hepimizin Rabbime havale ediyorum bu çaresizliklerimi…